Yapım: 2015 - ABD
Tür: Bilim Kurgu, Aksiyon, Macera
Yönetmen: Louis D'Esposito, Peter Leto, Scott Winant
Senaryo: Stephen McFeely, Christopher Markus
Oyuncular: Harley Atwell (Peggy Carter), James d'Arcy (Edwin Jarvis), Chad M. Murray (Agent Thompson), Enver Gjokaj (Agent Sousa), Dominic Cooper (Howard Stark).
Yayın Tarihi: 07.01.2015
IMDb Puanı: 8,8
Bölümü izlemeyenler spoiler almak istemiyorsa okumamaları rica edilir.
Dizinin başında birkaç saniye olsa bile Kaptan Amerika'yı görmek biraz olsun hayranları sevindirmeye, aynı zamanda da hüzünlendirmeye yetti. İlk birkaç dakika Peggy'nin Kaptan Amerika'dan sonra çektiği acıyı gördük. Fakat bu acı güzel ajanımız Peggy için katlanılması gerekilen bir şeydi. İlerleyen dakikalarda ise Ajan Carter'ı işe giderken görüyoruz. Bu sahnelerde dikkatimizi çeken ilk şey New York'un erkek egemenliği altında olması. Yüzlerce takım elbiseli adamın arasında, kırmızı şapkalı bir kadın...
İlerleyen sahnelerde ise Peggy'nin bir telefon şirketine girdiğine tanıklık ediyoruz. Bir ajanın telefon şirketinde ne işi olduğunu merak ediyoruz ama birkaç saniye sonra gizli bir geçitten geçerek S.S.R. merkezine giriyoruz. Sonuçta gizli bir ajan iseniz gizli geçitlerden geçmeniz gayet normal. Ayrıca burada dikkat çeken ilk şey S.S.R. logosu oluyor. Yani S.H.I.E.L.D'ın kuruluşuna an ve an tanıklık edeceğiz.
Ayrıca Howard Stark ile ilgili kısa bir belgesel izliyoruz. Howard hakkında daha çok şey öğrendikçe Tony'nin babasına fazlasıyla benzediğini görüyoruz. Anlayacağımız bu Starklar babadan oğla nesil. Howard Stark'ın dizideki yerine dönersek. Dahi multimilyarderimiz bilmediği kişilere sattığı silahlardan dolayı suçlu duruma düşüyor. Bu durumu düzeltmek için tek seçeneği ise Peggy Carter. Bakalım Howard Stark istediğini elde edebilecek mi?
Dizinin en sevdiğim karakterlerinden biri hiç şüphesiz Edwin Jarvis oldu. Howard Stark'ın uşağı... Onu ilk gördüğümüzde bir ara sokakta ortaya çıkmış ve Peggy tarafından yanlış anlaşılarak hırpalanmıştı. Dizinin ilerleyen dakikalarında ise onun hakkında pek çok şey öğrendik. Buna karısına mutfakta yardım etmesi de dahil. Hangi kadın böyle bir erkek istemez ki? Umarız Jarvis'i sürekli ortalarda görürüz.
Konuyu fazla dağıtmadan bölüm hakkında daha fazla bilgi vermeye devam etsem iyi olacak. Peggy, Howard ile görüştükten sonra ondan bir görev alıyor. Daha sonra ise Peggy kılık değiştirerek bir partiye gidiyor. Burada partiyi düzenleyen adamı etkisiz hale getiriyor. Adamın kasasını açtığında ise sarı renkte parıldayan bir küre ile karşı karşıya kalıyor. Bulduğu şey aslında nitramin adı verilen bir çeşit enerji kaynağıdır. Patlamak üzere olan bu küreyi Jarvis'in talimatıyla etkisiz hale getiriyor. Görüyorsunuz ki Jarvis gibi uşak bulmak zor iş.
Bu olayın ardından nitraminin peşinde olan gizemli bir adam Peggy'nin evine baskın yapıyor ve arkadaşını vahşice öldürüyor. Kısa bir dövüşün ardından Peggy adamı camdan fırlatır ama adam ortadan kayboluyor. Sonra Peggy ve Jarvis nitraminin üretildiği gizli tesisi bulurlar. Peggy bu tesiste garip bir adamla karşılaşıyor. Adam ona Levaithan'ın geleceğinden bahsediyor ve bir araba dolusu nitramini alarak, kayıplara karışıyor. Bu adamın ortala çıkışı ise ilerleyen bölümlerde daha fazla gariplikle karşılaşacağımızın habercisi. Ayrıca Levaithan ismini daha önce Avengers filminde ve Agents of S.H.I.E.L.D. dizisinde duymuştuk.
Peggy tesis patlamak üzereyken Jarvis'in mükemmel şoförlüğü ile kurtuluyor. Patlamanın ardından ise bütün tesis olduğu gibi yok oluyor. Patlamanın ardındaki sahnelerde ise Peggy'nin ne kadar sert bir kadın olabileceğini öğreniyoruz. Bölümün sonunda ise Jarvis'in Howard ile konuştuğunu ve ona Peggy(nin iyi bir seçim olduğunu söylediğini görüyoruz ve bölüm bitiyor.
Bölüm ile ilgili görüş ve düşüncelerim.
Öncelikle diziyi izlerken kendinizi siyah beyaz bir film izliyormuş gibi hissediyorsunuz. Dizinin müzikleri olsun, giyim tarzı olsun, arabalar olsun birebir 40'lı yılların ABD'sini izletiyor bize. Bu nostaljik hava ise benim gibi hafif nostalji sevenlerin oldukça hoşuna gidiyor. Ayrıca dizinin geçtiği zamanlarda kadınların iş hayatına girmeleri büyük bir sosyal değişikliğe neden oluyor. İşte bu değişikliği bu dizide görüyoruz.
Dizide hoşuma giden şeylerden biri ise giyim tarzı. Takım elbiselerin dışında en çok beğendim şey şapkalar. Güzel ve şık fötr şapkalar... Briyantinli saçlar ise erkeklerin vazgeçilmezi. Sonuçta güzel kızların size bakmasının tek yolu bu. Gelelim teknoloji konusuna. Eh doğal olarak o zamanlar bilgisayar dediğimiz şeyler bir oda kadar büyük, cep telefonu desen o hiç yok. Ama benim en sevdiğim şey ise daktilo. Tıngır mıngır yazı yazmak oldukça güzel görünüyor.
İlk bölüm için bu kadar yazı yazdıysam sonraki bölümler için kim bilir neler yazarım bilemiyorum. Bu yüzden sonraki yazılarımda görüşmek üzere siz okurlarıma veda ediyorum.
İlk incelememi okuduğunuz için teşekkürler :)
- Yağız İlhan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder